İngilizce içindeki interwoven ne anlama geliyor?
İngilizce'deki interwoven kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte interwoven'ün İngilizce'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
İngilizce içindeki interwoven kelimesi birlikte dokunmuş, bağlı, bağlanmış, birlikte dokunmak, beraber dokunmak, birlikte dokumak, birlikte dokumak, birbiriyle bağlantılı olmak, ile bağlantılı olmak, bağlantısı olmak, birbirine bağlamak anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
interwoven kelimesinin anlamı
birlikte dokunmuşadjective (threaded together) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) The braid was a beautiful construction of interwoven strands of hair. |
bağlı, bağlanmışadjective (figurative (connected, linked) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) The two old ladies had known each other since childhood and often reminisced about their interwoven lives. |
birlikte dokunmakintransitive verb (be threaded together) (geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").) Red and green threads interweave to create a vibrantly-patterned fabric. |
beraber dokunmak(be threaded together with [sth]) (bir şey ile) (geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").) The blue fabric is interwoven with gold thread. |
birlikte dokumaktransitive verb (join by threading together) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) A braid is made by interweaving three sections of hair. |
birlikte dokumak(join by threading together) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) The craftsman makes his baskets by interweaving horizontal willow stems with upright ones. |
birbiriyle bağlantılı olmakintransitive verb (figurative (be interconnected) (mecazlı) (geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").) The melodies interweaved throughout the work. |
ile bağlantılı olmak(figurative (be interconnected) (mecazlı) (geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").) Lies were interwoven with truths in the witness's testimony. |
bağlantısı olmak(figurative (interconnect) (geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").) The writer interwove real history with science fiction. |
birbirine bağlamak(figurative (interconnect) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) In this poem, the poet successfully interwove happiness and anger. |
İngilizce öğrenelim
Artık interwoven'ün İngilizce içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İngilizce içinde arayabilirsiniz.
interwoven ile ilgili kelimeler
Eş anlamlılar
İngilizce sözcükleri güncellendi
İngilizce hakkında bilginiz var mı
İngilizce, İngiltere'ye göç eden ve 1400 yılı aşkın bir süre içinde gelişen Germen kabilelerinden gelmektedir. İngilizce, Çince ve İspanyolca'dan sonra dünyada en çok konuşulan üçüncü dildir. En çok öğrenilen ikinci dildir. ve yaklaşık 60 egemen ülkenin resmi dilidir.Bu dil, ikinci ve yabancı dil olarak anadili konuşanlardan daha fazla sayıda konuşmacıya sahiptir.İngilizce aynı zamanda Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve diğer birçok uluslararası kuruluşun ortak resmi dilidir. ve bölgesel organizasyonlar. Günümüzde dünyanın her yerindeki İngilizce konuşanlar nispeten kolaylıkla iletişim kurabiliyor.