Rusça içindeki кресло ne anlama geliyor?
Rusça'deki кресло kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte кресло'ün Rusça'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Rusça içindeki кресло kelimesi koltuk, sandalye, tekli koltuk anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
кресло kelimesinin anlamı
koltuknoun Том сидел в удобном кресле, читая вечернюю газету. Tom akşam gazetesini okurken rahat bir koltukta oturuyordu. |
sandalyenoun Том купил новое вращающееся кресло в придачу к своему новому компьютерному столу. Tom yeni bilgisayar masasına uyan yeni bir döner sandalye satın aldı. |
tekli koltuk
|
Daha fazla örneğe bakın
К инвалидному креслу? Tekerlekli sandalye ile mi? |
Это мое кресло, и я буду защищать его до смерти. Bu benim sandalyem ve onu ölümüne savunurum. |
Мы же не можем усадить королевский зад на грязное кресло, а? Bir kraliyet kıçını kirli bir sandalyeye oturtamayız değil mi? |
Я осознал, что сдвинул линзу из паза, и поэтому перспектива кресла не правильная. Lensin yerini oynatmış olduğumu farkettim ve bu yüzden sandalyenin perspektifi yanlıştı. |
Хочешь, чтобы я достала инвалидное кресло? Sana tekerlekli sandalye getirmemi ister misin? |
Вы, потные придурки на креслах с колесиками. Sizi leş gibi terleyip, sandalyede dönen aptallar. |
На кухне, в кресле. Mutfaktaki şu sandalyede. |
Это, впрочем, была не единственная причина, по которой он не вставал с кресла перед г-жой Вердюрен. Aslında Mme Verdurin ayaktayken koltuğundan kalkmamasının tek nedeni bu değildi. |
«А, мистер Уэллер, – говорит джентльмен, сидящий в кресле, – очень рад вас видеть, сэр, как поживаете?» ‘Bay Weller’ diyor baş koltukta oturan, ‘sizi gördüğüme memnun oldum, beyim. |
Так вот, утром, когда я пришёл в гости, Элеанор спустилась по лестнице, налила себе кофе, села в кресло и сидела там по-дружески болтая с детьми, пока те один за другим спускались по лестнице, проверяли список, готовили себе завтрак, снова проверяли список, складывали посуду в посудомойку, перепроверяли список, кормили животных, или какая там у них была работа, снова проверяли список, собирали вещи и отправлялись на автобус. Bir sabah onları ziyarete gittiğimde, Eleanor aşağıya indi, kendisine bir fincan kahve koydu, sallanan bir sandalyeye oturdu, ve otururken sıcak bir şekilde karşıladığı çocukları tek tek aşağıya indiler, listeyi gözden geçirdiler, kendilerine kahvaltı hazırladılar, listeyi tekrar gözden geçirdiler, tabakları bulaşık makinesine yerleştirdiler, yeniden listeyi incelediler, hayvanları beslediler ya da ne işleri varsa onu yaptılar, bir kez daha incelediler listeyi, eşyalarını topladılar ve otobüslerine doğru yola koyuldular. |
Итого размещений, т. е. способов, с помощью которых люди могли бы рассесться по разным креслам, если бы нам был важен порядок в какие кресла они садятся - было бы 5 4 3. Toplam permütasyon sayısı, yani, hangi kişinin hangi sandalyeye oturduğu önemli olmak üzere, sandalyelere kaç farklı şekilde oturulabileceğinin sayısı, 5 çarpı 4 çarpı 3 ́tür. |
В конце концов Танис подтащил поближе еще одно деревянное кресло и поставил его напротив того, в котором сидел Берем. Sonunda Tanis, Berem'in karşısına oturmak için başka bir tahta sandalye çekti. |
Я не из-за кресла. Sandalye değildi. |
кресло сломалось.. Sandalye bozuldu- |
У них тут детское кресло. Bebek koltukları var. |
Не заставляй меня стрелять в калеку в инвалидном кресле Bana sakat bir adamı vurdurtma |
Я пыталась удержать его в кресле, но его трудно остановить. Onu tekerlekli sandalyede tutmaya çalıştım fakat durdurmak çok zordu. |
Запрокинь ноги и оставайся в этом кресле. Kanepeye uzan, ayaklarını kaldır. |
В зале стояли диван, столик и кресло-качалка. Salonda bir kanepe, bir masa ve bir sallanır koltuk vardı. |
Отойди от моего кресла! Koltuğumdan uzak dur. |
Он только еще глубже опускался в кресло. Koltuğuna daha çok gömülüyordu sadece. |
Кресло на скале. Kayanın üzerinde bir sandalye. |
Вот удобные, обтянутые кожей кресла странным образом не издавали никакого запаха. Ne tuhafsa deri kaplı koltuk ve sandalyaların bir koku çıkardığı yoktu. |
Он остановился готова двадцать дюймов выше переднего края сиденья в кресле. Sandalyenin koltuğun ön kenarı üzerinde yirmi santim hazırlanıyor dinlenmek için geldi. |
Чуи что-то пробормотал, потом откинулся на спинку кресла и поглядел на доску для игры. Chewie bir şeyler mırıldanıp arkasına yaslandı ve oyun tahtasına baktı. |
Rusça öğrenelim
Artık кресло'ün Rusça içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Rusça içinde arayabilirsiniz.
Rusça sözcükleri güncellendi
Rusça hakkında bilginiz var mı
Rusça, Doğu Avrupa'nın Rus halkına özgü bir Doğu Slav dilidir. Rusya, Beyaz Rusya, Kazakistan, Kırgızistan'da resmi bir dildir ve Baltık ülkeleri, Kafkaslar ve Orta Asya'da yaygın olarak konuşulmaktadır. Rusça, Sırpça, Bulgarca, Beyaz Rusça, Slovakça, Lehçe ve Hint-Avrupa dil ailesinin Slav kolundan türetilen diğer dillere benzer kelimelere sahiptir. Rusça, Avrupa'daki en büyük ana dil ve Avrasya'daki en yaygın coğrafi dildir. Dünya çapında toplam 258 milyondan fazla konuşmacı ile en çok konuşulan Slav dilidir. Rusça, ana dili konuşanların sayısına göre dünyada en çok konuşulan yedinci dil ve toplam konuşmacılar tarafından dünyanın en çok konuşulan sekizinci dilidir. Bu dil, Birleşmiş Milletler'in altı resmi dilinden biridir. Rusça ayrıca internette İngilizce'den sonra en popüler ikinci dildir.